Punanları bilmem ama bu Dayaklar kelle avcısıdır. Bakmayın böyle kapağa teyze resmi koyduklarını. Hoş kulağına bi şeyler olmuş galiba. Canlı canlı adam yer bu kabile, benden söylemesi. Musikişinas kişiler olarak kayda dönersek, ilk şey bu tarz alan çalışmalarının ister istemez belgesel tadında olması sebebiyle dinlerken kendinizi akaemisyenmiş gibi hissettiğinizi ve müzikalliğin ucunu kaybettiğinizi söylediğimi hatırlatacağım. Yalnız ilginçtir bu çalışmada kimi yerlerde bu halet-i ruhiye'yi aşabildiğimi ekleyebilirim. Bir kere önyargıda yetişip büyüyen ilkel ve basit bir şeyler beklentisinin tersine burada enstrümanlarda çeşitlilik duyuyoruz. Sadece vokalin olduğu yalın parçalar da mevcut diğer yandan. Çeşitlilik burada kalmıyor, Karayibimsi Afrika ritimleri yada Amerikan yerlileri şamanizmini hatırlatan anlar kayıtta eksik değil. Şarkıların çoğu zaman kendini tekrar etmesi bence zayıflık değil, o toplumlardan beste anlamında kompleks bir şeyler beklemek haksız. (Belki Progresif Punan Halk Müziği de vardır, kim bilir?) Ancak ritmik olarak duyguyu güçlendirdiğini düşünmekteyim bu tekrarların. Thumbs Up.
7,50/10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder