4 Ağustos 2015 Salı

Tarık Özcan - Aykırı ve Şair: İlhan Berk

Türk şiirinin  aykırı isimlerinden İlhan Berk'e adanan bu kitabın yazılış gayesini anladığımdan emin değilim. Yazarı ilk bölümlerde objektif olabilmek, davranabilmek için çaba sarfetse de sonraları hele hele tematik olarak erotizm ve siyasal boyutun işlendiği bölümlerde kendini tutamıyor. Şairin ne sapıklığı kalıyor ne dinsizliği. Marksist görüşlere sahip ya da Tanrıya inanmayan gibi sıfatları defaatle okuma sonrası artık okuyucuyu ne tür afakanlar basar, bilemiyorum. Yargılamak bir şey ki şiirleri çözümlerken hemen her şeyi çocuklukta yaşananlara ya da cinsel açlığa indirgeme hastalığı da pek saba kaba a canım, ama şu sözlerle alaya almak kabul edilemez, kendini küçültür: ölümsüz bir dilin arayışında olan şair, bunu bugüne kadar bulamamış olacak ki halen arayışını devam ettirmektedir. Halbuki zengin kaynakçası ve referansları ile akademik alanda da isim yapmış kitabın yazarı, çoğu kez mühim noktalara da parmak basıyor. Mitolojik unsurların sığlığı, esinlenmelerin fazlalığı gibi. Ama zaten her zaman gelişimin değişimin parçası olmaya çalışan bir ismi, anlamı ikinci plana atan bir şairi bu noktalarda eleştirmenin ne gibi bir mantığı olabilir? Evet, bence de Hayko Çepkin'in bir gözü bir garip ve çok marjinal görünüyor. Üstelik çok gürültülü şarkı söylüyor, bir de nağmeler felan ıyyy. Bu ne kadar eleştiri şimdi? Neyse ilgimi alakamı uyandıracak güzel dizelere uyandırdı beni, sağolsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder