Karayazı
İlk 16 sayısını okuma imkanı bulduğum şiir ağırlıklı edebiyat dergisi Karayazı, şiir anlayışını ikinci yeniyi de içerip kerteriz noktası alarak modern şiirin tuğla koyucusu olma yolunda hedef çizmekle beraber bir kaç yıldır yayınlanma imkanı bulamamasına baktığımızda kalıcı olamadıklarına dair bir yorum getirmek mümkün. Modern şiirde adını duyurmuş olan diğer bir dergi Heves ile ikinci yeni akımı üzerinden sık sık polemik yazısına yer veriliyor. Şiir üzerine kuramsal yazılar şiir örnekleri kadar yer kaplıyor. Bu yazıları Ersun Çıplak gibi isimler kaleme aldığı kadar tercüme makaleler de sayfalarda yer buluyor. Elbette kuramsal yazılar sadece şiir üzerine odaklanmamış. Bir noktadan sonra dergi kendi içinde daralmaya yaşamaya başladığında içerik kısa öykü çevirileri ile zenginleştiriliyor. Bu sayede sadece şairlere, yazarlara yönelik gibi duran yayın politikasının ağırlığı kırılıyor. Sık sık şiirleri yayınlanan sisimler şunlardan oluşuyor: Osman Erkan, Salim Nacar, Ersun Çıplak, Mehmet Mümtaz Tuzcu, Feriz Şahin, Necmi Zeka, Talip Nacar, Cuma Duymaz, Enis Akın, Öktem Tepe.
Kuzgun
Kuzgun bildiğiniz gibi, ama ufak tefek değişiklikler mevcut.
Üçüncü sayı Ceyhun Atuf Kansu yazısı ile açılıyor. Ian McGewan'ın bir öyküsüne ve kısa bir röportajına yer verilmiş. Kitapsız kalmış metinler köşesinde 3. sayıda Nurullah Ataç, 4. sayıda Reşat Nuri Güntekin ve 5. sayıda Peyami Safa makaleleriyle konuk edilmiş.
Son sayılarda öyküler de ağırlıkla yer bulabilmiş sayfalarda. Ayrıca sivil toplum kuruluşları ve projeleri ile ilgili tanıtım yazıları ve röportajlar ortaya konmuş: Burdur gölünün kurumasını önlemek için toplumsal duyarlılığı artırıcı çalışmalar, Tohum Otizm Vakfı üçüncü sayıda, Pozitif Yaşam Derneği 4. sayıda ve Yaşam Bellek Özgürlük Derneği 5. sayıda tanıtılıyor.
Dördüncü sayıya damgasını vuran isim sayfalarında sıkça örneklerine yer verilen modern heykeltraş Antony Gormley söyleşisi oluyor. Söyleşiler şiir alanında ürün veren Ve yayınevi editörü Kenan Yücel ile devam ediyor. Metinlerarasılık ölçütünde Cemal Süreya'nın şiirlerinin irdelendiği bir araştırma yazısı öne çıkmakta.
Beşinci sayının açılışı ise hayata şu günlerde gözlerini kapamış olan B.B.King ile yapılmış oldukça doyurucu bir söyleşi ile yapıyor. İranlı şair Ahmed Şamlu'nun iki şiirinin tercümesine yer verilmiş. Dergide eksik kalan kuramsal tarafa Hayati Baki, Şairin Zihin Temrinleri ismindeki makalesiyle müdahale ediyor. Sadece Kuzgun'da değil diğer dergilerde de eksik kaldığını düşündüğüm ki bir ölçüde bu görevi gazete eklerine bırakıyorlar sanırım, kitap değerlendirme ve eleştirilerine de tek sayfa da olsa bir müdahale söz konusu. Umarım periyodik olarak bu konuya eğilirler. Diğer bir yenilik ise genç şairlerin ilk şiirlerini yayınlamaya başlamaları oluyor.
Bir Tuhaf İnsandayız / Veysel Çolak
Deprem olacak, insanlar yıkılacak önce
çatlamış ilişkilerin içine düşülecek bir bir.
Yüzü çamura dönüşüyor yaşayanların
sis kalınlaşıyor, yollar açık, herkesin bir gideni var
ama içi ateş dolu geleni olmayanın.
Korkaktınız, zordu sizin için verdiği sözü tutmak
bildim yalanı, kırdım, kırıldım, yaşadım ne varsa
bir saçak altında kalbimi kustum
bir haydut olup saldırdım kendime
bir ada'yım şimdi, suyun altında kalmış
dört bir yanım sizden oluşan boşluk
dalgalar coşkun, fırtına uyarıcı
belki de iyileştirir beni sudaki tuz.
Hep güzel şeyler düşündüm sizin için
bilseniz ağlarsınız. Gecikmiş biri gibi orada kalırsınız gene de
genişler uzaklığınız, üstünüzde göç eden turnaların gölgesi
Kafka'nın böceği çırak sayılır, başlamış büyük oyun
derindeki kurt ona buna dönüşmüş
kentlere sığmıyor hiçbiri, katillerin dünyasındayız
ağaçlar hızla kuruyor, açan çiçekler yok
boğulmuş akvaryumdaki balık
aynalar hala yalancı, hiç kimse üzgün değil üstelik.
Asitle bir mermere yazıyorum bunları
Biri gelince kapıyı aralık bırakın
nasıl olsa sizi yiyecek bir tuhaf insandayız
isteyince kolayca gidebilsin, sırada başkaları var.
UP
Franz Kafka ve böceği temalı kapak karşılıyor bizleri. Walter Benjamin'in Kafka Üzerine adlı eserine ek olarak da yayınlanacak Kafka Efekt ismindeki ilginç eleştirinin yanısıra, Kafka'nın biyografilerinde pek de görülmeyen gey ve Yahudi dindar arkadaşı Georg Mordechai Langer üzerine yine enteresan yazı kapak temasının altını dolduruyor. Stalin zamanında kapatılan devrimci Rus sanat okulu WChUTEMAS üzerine özellikle aramıyorsanız başka bir yerde okuma imkanı bulamayacağınız hayli detaylı bir araştırma yazısı dergiyi emsallerinden farklı kılmaya devam ediyor. Devam eden şeylerden biri de Derrida'nın söyleşileri. Bu sefer jazz'ın ünlü isimlerinden Ornette Coleman misafir edilmiş.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder