Çok da metale bulaşmayan biri ben küçükkene Dio'yu övdüğünde eh işte demiştim. Aptal kafam. Tabi o günlerde melodeath'i keşfetmiş black metalle uğraşıyordum. Küçümsüyordum böyle şeyleri. O yüzden çocukların geri zekalılığının bayağı bir müddet boyunca devam ettiğini düşünürüm. En azından kendi adıma konuşabilirim. İçinde artık efsaneleşmiş Don't Talk to Strangers, Holy Diver, Rainbow in the Dark gibi parçaları barındıran bu çıkış albümü heavy metal tarihinde de apayrı bir yerde değerlendirilmeli. Bu tür müziğe bulaşık her kişioğlunun da dinlemesi şart. Sadece nostaljik, arşiv gütme kaygısı sebebiyle değil, müzikal olarak hala saf ruhu temsil ettiğinden dolayı kulak verilmeli. Günümüze otuz yılın tozu dumanını katarak gelebiliyor yani. Ayrıca sözler bile felsefi aforizmalar beklememek kaydıyla basit şablonları tekrar etmekten uzak.
9,50-/10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder