Yazarın Hain evreninde geçen romanlarından biri de Rocannon'un Dünyası adını taşıyor. Karanlığın Sol Eli'de hatırladığım kadarıyla aynı evreni mekan olarak paylaşsa da bu mekan olma durumu kitaplar arasında bağlantı kuracak sağlamlıkta değildi. Bu küçük kitap belki de yazıldığı yıllar yıllar öncesinin izlerini taşıdığından olsa gerek o günlerin palp fikşın bilimkurgu havasını aksettiriyor. Tabi ki yazarın kendine has üslubunu duyumsamamak zor. Yani bir gezegen, uzay gemileri, bilimkurgu tarafı. Ancak hikayeye adını veren Gezgin lakaplı Rocannon'un farklı ırkların yaşadığı bir dünyada kötüye karşı çıktığı maceralı yolculuğu fantastik kurguyu betimliyor. Anlatılan sadece şiddet, intikam hikayesi değil. Ama o günlerin havasını taşıyor dedim ya. Yazarın sonraki eserlerinde göreceğimiz tematik ve sosyal kavramlar zayıf. Yine de farklı kültürlerin içine giren bir yabancı ile birlikte kafamızda oluşan oluşturulan soruların bir çoğu cevapsız bırakılarak meydana getirilen gerçekçi ve izlenimci saptamalar tam da Ursula LeGuin'e yakışan has bir tavır. Konu şu:
Rocannon'un insanları içinde farklı ırkların bulunduğu dünyayı gözlemlerler. İçlerinden mağarada yaşayan karanlığı seven sinsi ve kısa bir ırkın teknolojik olarak ilerlemesine yardım ederler. Arada evrensel isyanlar savaşlar çıktığı için bağlantı kopar. Zaten vergi toplayan bu yıldız insanlarından bu ırklar özellikle insandan pek de farklı olmayan feodal lordlar Angya ve onların serfleri Olgyiolar pek de hoşlanmazlar. Bu gezegene kanı ısınmış bulunan Rocannon'un gemisi gezegende düşürülür. Tek sağ kalan odur. Uzaydaki isyancıların bu gezegene üs kurduğunu öğrenir. Zaten sevimli dağı güneşi yeşili seven herkeşlerin favorisi Fian ırkından köylere saldıracak kadar bile şerefsizdir düşman. Onurlu bir Aingya lordu olan Mogien'in desteğini kazanarak bazı serfler ve köyündeki herkesi kaybeden bir Fian'la birlikte yola çıkarak düşman kampına sızmayı hedefler. 8 yıl uzaktaki insanlarına evrende saklanıp burada üstlenen düşmanın koordinatlarını aktarmayı planlar. Yolculukta bir macera bir macera. Bir şato ele geçirilir, kaçgın Oilgyoların işkencehanelerinden geçilir, Fianlardan yardım görülür, kilinsanlarını ise tavır gösterir. Güzellikleri ile etkileyici ama hayvansı dürtülerden başka hareketi olmayan, tabi arada güzel de bir şehir kurmuş olan vampirik yaratıkların elinden sözcük ustası evcil hayvanımsı şirineler sayesinde kurtulurlar. Aingyaların atalarının yaşadığı yer bulunur. Telepatik güçler yine garip bir yaratığın sayesinde kazanılır. Ama bedeli olacaktır bunun. Sayıları azalır da azalır. Mogien de şanlı bir şekilde ölür. Rocannon nam-ı diğer Gezgin ki bu ünvanı geçtiği yerlerde bir kehaneti çağrıştırır, nihayetinde üsse sızar. Uzaktan güdümlü bombalarla düşman kampı yerle bir olmuştur. Yıllar sonra ancak gelebilen kurtarma ekibi Rocannon'un bir lord olarak yaşayıp sevildiğini ve kısa bir süre önce de öldüğünü öğrenir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder