28 Ağustos 2016 Pazar

Gönül Çolak - Komi ve Kemikler

2009 Yunus Nadi Ödülüne layık görülen bu öykü kitabı için arka kapağındaki yapılan yorumların, Yusuf Atılgan benzetmesi gibi, kitabı okuduktan sonra hayli iddialı kaldığı anlaşılıyor. Kitaba da adını veren ilk hikayede bir bekar evinde perdesiz ve camları kırık mutfağında bulaşık yıkarken görülen genç bir adamı gözlemleyip öykü yazan Neriman, Neriman tarafından ismi Rıza konan ve parasız kaldığından dolayı üzerine pişmanlıkla mezar soygunculuğu yapması yakıştırılan bu genç adam ve yazar arasında hikayenin kim tarafından yazıldığına dair muallak bir karmaşa işleniyor. Karanlık Oyunu 1'de karanlık bir oda içinde anılarla, kehanetlerle iç içe geçen bir yolculuğa çıkıyoruz. Anlıyoruz ki kaza geçiren bir kadının gözleri önünden geçen film şeridi grotesk bir hale bürünmüş. Aynı hikayenin ikinci bölümünde hastane odasında uyanan kahraman, uyanıklık ve hayal içinde ayrım yapamadığı yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Sokak Çocukları Yanılmaz ile yine yazar ve baş karakter arasında bir çekişmeye tanık oluyoruz. Arka sokaklarda sabahı bekleyen kızlar ve bir tinerci genç ile kahraman arasındaki diyalog hikayeye damgasını vuruyor. Son hikaye ile yazar yaratım krizini absürt bir kurguya dönüştürüyor. İlk basılı eseri olması göz önünde bulundurulduğunda gerçekten de iddialı öyküler ortaya konmuş. Fakat yazarın kendine has özelliğini yansıtarak hikayeleri, farklı konuları ve bileşimli ilerlettiği alt bölümleri haricinde, üslup olarak renklendirebildiğini söylemek zor. Kreması eksik diğer bir deyişle.

6

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder