25 Mart 2010 Perşembe

Amorphis - Am Universum (2001)


Progresif dalgalarla dansettikleri dönemle birlikte ilgimi kaybettiğim grup vokalini değiştirdikten sonra yeniden küllerinden doğdu. Rastalı kirli uzun saçlı genç metalci kızların idolü haline gelen yeni vokalden önce de elbet grubun şarkılarını seslendiren yükünü sırtlamış emektar biri vardı. Her ne kadar gruba sonradan katılmış olsa da ve clean vokal kulvarında sesi zaman zaman irkiltici bir hal alsa da. 70lerin hammond (mı derler?) orgununy anısıra tonu tam da sevdiğim gibi olan yakışıklı saksafon katkısı müziğin sertliğinden bir şey kaybettirmiyor. Ama keşke vokali azaltıp besteleri daha jam bazlı fusion (mu derler?) jazz rock kıvamında yapsalardı tadından yinmeyecek bir ürün çıkabilirdi. Bu haliyle değeri gözardı edilen albüm nedense mainstream rock şarkılarını andırır bestelere sahip olma gibi bir durumla da karşı karşıya. Bu yüzden zaman zaman kimi zaman 90ların klasik grupları, Faith No More, Soundgarden hatta RHCP tadını almak mümkün.
Albümde parlayan parçalardan Alone zaten en bilindik olanı. Goddess (of the sad man), Shatters Within ve Veil of Sin de benim naçizane beğendiklerim.

7,50+/10

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder