4 Kasım 2009 Çarşamba

Amesoeurs - Amesoeurs (2009)


Fransa'da black metalin yükselişe geçmesiyle beraber Neige adına bir vatandaşın da ismi duyulur oldu. Sonradan beslendiği bu camiadan öğrendiklerini entel dantel işlerle sentezleyerek önce Alcest adlı projesiyle indie severlerin, Popmatters ve ismini şu an hatırlamadığım ama hatırlamak için çaba da göstermediğim diğer bir internet indie çevresinin büyük beğenisini kazandı. Burada tarzı efektli gitarlı peri sesli nostaljik shoegaze mecralarında seyrediyordu. Albüm kapağı da ayrı bir hoştu. Bu albüm ise post-punk ve post-black metal türünde seyredildiği söyleniyor. Bakalım..
Açılış parçası post-rock ile black metali hayranlıkla bağdaştırabilen pörfektö bir enstrümantal parça. 2. ve 3. parçalardan ise bayan vokalin distorşe edildiği baterinin taramalarıyla avangardlaşan 3.yü yani Heurt'u tercih ediyorum. Fransızcanın hüküm sürdüğü albümün dördüncü şarkısı ise yırtıcı erkek black vokalleri ile şaşırtırken, müzikal tarzı melodik indie rock'a yakın. Takip eden parçada ablamız vokali devralıyor fakat parça kısmen naif dreamy rock tarzıyla çok özellikli durmuyor. Ardından ambiyatik atmosferik, yalnız buradaki atmosfer dağ bayır orman atmosferi değil kapağa bakınız, kısa bir geçiş parçası ve full black Trouble izliyor. Açıkcası bu ne perhiz ne lahana turşusu, böyle bir albüm için biraz ağır kaçmış. Sıradaki parça Video Girl ile bir önceki naif çizgiye yaklaşıyoruz tekrar. La Treine Traueuse ise ilginç bir parça, başlangıç itibariyle genel soundun tersine kalpte ferahlama hissi uyandıran bir armoniye sahipken son çeyrekte bir sapıtma durumları mevcut. Blackçilerin yanında kızımız kafayı yiyip şizofrenik kurt misali uluya uluya boğazını yırtıyor. Ve Fransızca sayıklamalarla parça tekrar başa dönüyor. Fabuloso! Albümle aynı adı taşıyan parça ritmiyle en post-punk parça olmakta. O da sonlara doğru güzelleşiyor. Aslında post-rock'ta olduğu gibi parçalar benzer bir şablon izliyor. Kapanış parçası Au Crepescule de nos Reves ise açılış parçası gibi çok şık. Melodik black vokalleriyle süslü parça ağırlıklı olarak aynı melodiye yüklenerek hüzün ve depresyonu katmerleştirmiş.
Son sözüm , anlayacağınız gibi, albümün eklektizmi aşamadığı yönünde. Yine de içinde bulunduğumuz mevsimin şanına layık tam demlenmelik parçalar içererek kendini dinlettiriyor.

8,25/10

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder