Talihsiz bir kapak saçma sapan bir albüm ismi ile birleşince sansürlemek elzem oluyor elbette. Belki de albümün çıktığı zamanlarda , hoş hippi kültürü de ölmeye tutmuştu o vakitler, niyhetleri o kadar da kötü değildi. Ama tahlil babında hristiyan sanatında çıplaklığın masumiyetin simgesi olarak resim ve heykelde simgelendiğine tanık oluyoruz. Halbuki insanlar İslam teolojisinin tersine günahkar doğuyor. Laf aramızda benim de görüşlerim dna kaynaklı doğuştan şiddete ve kötülüğe meyilli olduğumuzdur. Zaten bizi biz yapan ve bugüne getiren de bu değil midir? Diğer bir ilginç nokta ise bu mantıkla çıplaklığın normalde masumiyetle eşitlenmesiyle uyuşması manasız. İşte orada Hristiyan kültürün daha en erken dönemlerde aslını kaybedip antik Yunan temelli paganizm ile etkileşimine bakmamız lazım. İşte bağlantı tam da orada kurulur.
Albüme dönersek Klaus Meine'ın slow şarkılarda grubun sonradan baladlarla anılacak karakterini iyice oturttuğunu duyuyoruz. Artık rahatça hard rock ve heavy metal çizgisine yerleşetiklerini söyleyebiliriz. Genel olarak bütünlük sergileyen ve keyifli bir albüm olaraktan hem dinleyiciler hem de grup elemanlarınca beğenilen bir kayıt. Kusuru lokomotif parçaların pek de olmaması. Elbette diğerlerine nazaran öne çıkan besteler icra olunuyor. Ancak albüm toptan anlayış çerçevesinde daha değerli. Kronolojik olarak baktığımızda şu ana kadar en iyi Scorpions albümü diyebiliriz.
7,75/10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder