Trajiktir kendi öz müziğimizi dünya müziği kafasıyla dinliyorum. Olsun, hiç olmamasından iyidir. İsmi üzerinde fasıl albümü, has bi has klasik Osmanlı müziği. Fasıl demişken sarhoşlara meze Beyoğlu müziği seviyesine inmiyoruz. Yine de, elbette birkaç yüzyıl öncesinin kriterlerine istinaden eğlenceli bir havayı sezimlemek, bazı anlar mümkün. Dinlerken, o ağır temponun getirdiği dinlenme hissiyatı vazgeçilmez. Stresden arındırıcı bir hüviyete bürünüyor müzik. Hani, akıl hastaları da makamına göre musiki ile tedavi ediliyormuş ya çok eskilerden, bana da iyi geliyor vallahi. Diğer yandan parçaların aslında üçer kısımdan oluştuğunu görüyoruz. Yürük Semai-Fuzuli Gazeli-Nakış Yürük üçlemesi en bi progresif severin bile aklını çelecek dakikalar sunuyor. Aksak Şarkı olarak geçen 5. parça genel atmosferin biraz dışına çıkmakla beraber parça sıralanmasından düzenlemelere (hatta hücum kayıt bile olacağından süphelenmiyor değilim) hoşlandığım gerçeklik hissiyatını olumsuz etkilemiyor.
Bu arada Sakarya merkezli ve anladığım kadarıyla muhafazakar bir çevre tarafından çıkarılan Değirmen ismindeki dergi, (kitabi dergileri hoş buluyorum aynı zamanda) 1990-2000 yılları arasında yayınlanmış belli başlı edebi ve fikri dergileri konu almış son sayısıyla. Güzel yani, ilgilisine.
8,0/10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder