Müzikal perspektifimi genişletmenin meyvelerini alınca pek bi mutlu oluyorum. Misal bu sene Burial ve Kafabindünya'nın işleri gayet etkileyiciydi.Halihazırda bu sene geçen yıla göre çok daha cazip işler vaat ediyor. Neyse, konumuz Sigh. Uzun zamandır ihmal ettiğim bu grubun son albümü dudak uçuklatıcı güzellikte. Avantguarde black metal boyunda taşıdıkları yafta. Tarif etmek o kadar gereksiz ki dinlemek lazım. Sound bir kere gotik bir sirki andıyor. Konsept olarak kabus ve halüsinasyonlardan beslenen korku üzerinde inşa edilmiş. Korku gerilim dediysek Adams family tarzında. Pek öyle tırsma durumları yok. İşte grup panayırlarda bir düzine top çeviren hokkabazlara benziyor. O kadar türün üstesinden kaosa düşmeden geliniyor. Taban senfonik black metal, korku unsurunu oluşturan kabare, özellikle org soloları ile 70'ler rock, bazen neo klasik etkileşim, heavy metal sololar, caz gider oğlu gider. Hemen hemen her parça kendine has bir karaktere sahip, dinlemesi süper keyifli. Benim favorim ise içinde kovboy nostaljisinden darbuka ritmine oradan saksafona ve gitar soloya dinleyeni embesile çevirecek çeşitlilik sergileyen The Transfiguration Fear. Bilmiyorum arkadaşlar ne kafasıyla bu albümü yapmış ama aynısından ben de istiyorum ve Japonları yine seviyorum.
9,50-/10
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder