13 Şubat 2011 Pazar

Erol Sever - Yezidilik ve Yezidilerin Kökeni


Pek çok spekülasyona konu olan Yezidilik dini Şeytan'a tapıcılık olarak lanse ettirilmek istense de bu inancın kökenleri çok daha karmaşık. Bir zamanlar daha büyük bir coğrafyaya yayılmış olan bu din ulusallaşmanın sancılarını modern politikanın manipülasyon cenderesi altında olağancılığıyla yaşarken yazılı tarihlerinin ve homojen kimlik bilincinin eksikliği konuyu çözüme kavuşturmada yardımcı olamıyor. Nihayetinde Kürtçe konuşsa bile özellikle öğretilerinden dolayı basitçe Kürt ulusu içine dahil edilemeyen bu halkı kimse kendi kendisine bırakmıyor. Sonuçta varolan kimliklerini koruma kaygısı geçmişte kendilerini Yezid bin Muaviye'de temsil etmelerini sağlamışken gerçk ve hayal birbirine geçmiş durumda. Hatta bir dönem dini liderleri kendi kökenlerini Asurlarda gördüklerini bile belirtmiş. Azday ulusu ve Kürtlüğü de eklersek tablo daha da karmaşıklaşıyor. Lakin bu kitabın köken konusunda yazdıkları akla oldukça uygun bir perspektif sunuyor. Bir kere bu dinin kökenleri aslında gayet ortodoks bir sufi olan Şeyh Adiyy'in tarikatına dayanıyor. Tıpkı Dürziler ve bilumum heterodoks mezhep gibi İslamı içselleştirememiş kabileler üzerinde bir kaç nesil sonra tarikat inanç yönünden farklı bir mecraya yol alıyor. Ancak öğretilere en büyük katkıyı 1200'lere kadar Harran yöresinde Sabiilik kimliği ile tanınan bir tür Asuri paganizmi yapıyor. Tabi sonraları hanedanlara zor yıllar geçiren ortakçı isyancı mezheplerle yeniden doğan İrani dinlerin etkisi de arkaik olarak görülebiliyor. Ama milliyetçi sebeplerle bu dini sadece Zerdüştlüğe bağlamak özellikle bu öğretinin temel direği dualizmin Yezidilkte çok zayıf olması gerçeği ile bağdaşmıyor. Sonuçta Ortadoğu burası, halkların kaynaşıp kaynaşıp coğrafyayı kaynattığı bir bölge.
Kitap mı? İyi ve ufuk açıcı. Pahalı da değil, hatırladığım kadarıyla.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder