14 Ocak 2019 Pazartesi

Özdemir Asaf - Çiçek Senfonisi

her insanın bir öyküsü vardır,
ama her insanın bir şiri yoktur.

Aşkın ve yalnızlığın şairi Özdemir Asaf. Özellikle şiirlerinde  özdeyiş benzeri bir tarz kullanarak ben-sen arasında karşıtlığa dayalı diyalektik bir dille felsefi yada psedo felsefi bir intiba yaratıyor. Aslında Garip etkisini taşıyan ilk eserinden itibaren yalın bir anlatımı benimsemekle beraber yine de bahsettiğim unsurlardan dolayı şiir dünyasında kendine has bir yer yaratıyor. Ayrıca folklorun da tekerleme ve bilmeceleri andırır gölgesi belli bir dönem daha sık olmakla birlikte her daim  şiirine yansımakta. İkinci eseri Sen Sen Sen ise üç eşi için yazdığı aşk şiirlerinden oluşurken sonrasında yalan, ihanet, hayal kırıklığı ve ince ince yalnızlık teması şiirlerine sızmakta. Son eseri Yalnızlık Paylaşılmaz ise bu duyguları taçlandıran son bir iz olarak Toplu Şiirler'de yer alıyor. Gönül ister ki varoluşçuluk, psikanaliz gibi alanlar ile şiirlerinin kıyaslandığı eleştirilere denk geleyim. Bununla birlikte şiirlerinde farklı karakterlere bürünmekten ziyade kendi hayatına ve iç dünyasına odaklanması yada poetik ve yarı kapalı bir dil ile meşguliyetinin nispeten azlığı bende şairin ismini Turgut Uyar, Edip Cansever, Nazım Hikmet gibi şairlerin yanında, sadece benim düşüncem, benim tercihim, düşünmemi engellemekte.


yaşamak değil,
beni bu telaş öldürecek

*****

benim söylemek için çırpındığım gecelerde,
siz yoktunuz

*****

bütün renkler aynı hızla kirleniyordu
birinciliği beyaza verdiler.
***

Hepinizi öyle seviyorum ki.
Siz; türlü türlü milletlerin anneleri oluyorsunuz.
Zevk uğruna çocuk doğuruyorsunuz.
Asker olacaklarını,
Karşı karşıya geçip birbirlerini vuracaklarını..
Meşhur olacaklarını..
Dâhi olacaklarını..
Şef olacaklarını düşünmeden
Sevmek, gene sevmek için
Çocuk doğuruyorsunuz.

Her yaşta, hepinizi,
Her yerinizi seviyorum sizin.
Hep böyle bakmak, böyle duymak isteyorum.
Bir elden cümlenizi sevmek, okşamak imkânsız.

Resim yapıyorlar,
Şiir yazıyorlar..
Ses besteleyorlar sizin için.
Saz çalıyorlar,
İçki içiyor, sarhoş oluyorlar
Sizin için.
Sizin için..

***
Ölebilirim genç yaşımda,
En güzel şiirlerimi götürebilirim.
Şimdi kavakyelleri esiyorken başımda,
Sevgilim,
Seni bir akşam üstü düşündürebilirim.

****

yıldızlara bakıyorum , yıldızlara..
bir sen varsın benimle bakan.
ne oldu deyorum, öteki insanlara ..
hani sözleri vardı, hayatı aydınlatan.

***
ama ben en çok şeyi
en kısa zamanda sana syledim..
yalnız sana.

**
sensiz de seni sevebiliyorum
**
sen bana bakma,
ben senin baktığın yönde olurum
**
kime sorsan,
evinde bir oda eksik.
***
tuttum yakaladım kendimi
getirdim gözlerinize serdim.
durdum, size soruyorum..
yaşadığımı görüyor musunuz.

yaşadığımı
görüyor
musunuz
***
Sana gitme demeyeceğim.
Üşüyorsun ceketimi al.
Günün en güzel saatleri bunlar.
Yanımda kal.

Sana gitme demeyeceğim.
Gene de sen bilirsin.
Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim,
İncinirsin.

Sana gitme demeyeceğim,
Ama gitme, Lavinia.
Adını gizleyeceğim
Sen de bilme, Lavinia.
***
Bir Türkü Söylediler, duydunuz mu..
Bir kuşu vurdular, gördünüz mü..
Böyle neden susuyorsunuz böyle..
Güzelliğiniz çoğalıyor, öldünüz mü..
***
Köpek gibi kanlar içinde
Dönüp susabilir misin
Kavgadan, aşktan, umuttan

Hayvanların en güçlüsü insan
Çünkü korkmasını da bilir
Kavgadan,aşktan,umuttan

Sen bilir misin,bilir misin sen
Korkmasını,korkuyu,korktuğunu
Söyleyebilir misin korkmadan

Kavgadan,aşktan,umuttan
Dönüp susabilir misin sen...
Sen,hayvanların en güçlüsü insan !
***
ben kendimi
sensizliğe alıştırıyorum
sen de kendini
bensizliğe alıştır deye
***
  Beni çağırmadınız,kalkıp ben kendim geldim.
  Uzaklardan size bir haber getirdim geldim.

  Bıraktıklarınızdan,unuttuklarınızdan,
  Sımsıcak-anılası günler getirdim geldim.

  Gömütleri andıran yapılarınızdaki
  Yaşantılarınıza evler getirdim geldim.

  Tek tek,ayrık-soluyan bitkiseller yerine
  Yüzyüze dönük,gülen sizler getirdim geldim.

  Solarken suladığım,koparken bağladığım,
  Ölürken canlandığım sözler getirdim geldim.
***

Çocuklukta büyüktüm, oyunlara girmedim..
O bahçelerde kaldı oynanmamış oyunlar.
Ben şimdi anlayorum oyunda çocukları;
Ne zaman, nerde, baksam, beni de oynayorlar.
***
Sevgi ise, sevişeceğiz seninle ..
Kavga ise, dövüşeceğiz seninle ..
Ölümü de paylaştığımız yaşamda
Ortaklaşa bölüşeceğiz seninle
***

***
Seni,senden de yakın,yalnız ben tanıyorum,
Sana,seni en sıcak bir ben anlatıyorum.
Kimse varamaz senin ben kadar yakınına;
Çok zamanlar kendimi sanki sen sanıyorum.

Sana seni anlatsam,anlatırım kendimi.
Sende seni araken kendimi arıyorum.
***
Bizler savaş ölüleriyiz,
Bundan böyle karşı-karşıya değiliz;
Bildiririz.
***
..
bugünden tezi yok diyorum,
korkmadan, utanmadan
soyunup pazar enayiliklerini,
giyinip sevi giysilerini
bir bayram denemesi yapmalıyız...
sayılı günler başlamadan
***
Hiç kimsenin kafesine
Koyamayacağı bir kuş..

Kaçmasını öylesine
Uçmasını böylesıne
Unutmuş.

Bir insan sesine
Gelip konmuş.
***
  Her seven
  Sevilenin boy aynasıdır.
  Sevmek
  Sevilenin o aynaya bakmasıdır.
***
Yalnız kaldınız sanırsınız,
Biliyorum.
Yalnız bırakılmışsınız,
Biliyorum.
Ötesi yok.

Ötesi var:
Yalnızlık
Müziğin bile seni dinlemesidir.
Yalnızlık
İnsanin kendine mektup yazması
Ve dönüp-dönüp onu okuması
Yalnızlığın da ötesidir.
***
Daha gidilecek yerlerimiz var
Su sohbetinizi dinler gideriz
Coştukça şarkılar, türkülar, sazlar
Rakı mı, şarap mı, içer gideriz

Geçse de umudun baharı yazı
Gözlerde kalıyor yaşanmış izi
Kimseler kınamaz burada bizi
Ne varsa hesabı öder gideriz

Söyleyecek sözü olan anlatsın
İsterse içine yalan da katsın
Yeter ki kendinden, bizden söz etsin
Yalanı doğruyu sezer gideriz

Neler gördük neler bu güne kadar
Daha gidilecek yerlerimiz var
Bizi buralarda unutamazlar
Kalacak bir türkü söyler gideriz

Sevgiye var olduk sevdik sevildik
Kavgalara girdik öldük dirildik
Bir anlam fırını içinde pistik
Anlamlı güzeli sever gideriz.
***
yalnız'ın odasında
ikinci bir yalnızlıktır
ayna

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder