18 Nisan 2025 Cuma

Rachmaninoff - Symphony No. 1; The Isle of the Dead (2000)

 Romantizm benim için netametli bir oluş. Bu akımla ilişkili eserler veren bestecilerden Rachmaninoff ya da Rachmaninov ya da bizim lisanımızda Rahmaninov çok da ünlüsü olmadığı senfonik türden iki bestesi ile bu albüme konuk olmuş. Orkestranın yönetimi yine memleketlisi Rus Pletnev'e emanet edilmiş. Rus Rus'un halinden anlar herhalde. Romantizmin hülyalı, narin, aheste ve kırılgan dünyası 18-20 dakikalı senfonik şiir diye geçen (ama şiir denilse de  sözsüz) Isle of Dead yani Ölüler Adası ile vurgulanıyor. Besteci siyah beyaz, albüm kapağında da yer alan resmi görünce bestelemiş. Beyaz ihrama bürünmüş birinin kayıkla bir adaya yaklaştığının resmi, ölüme yaklaşan insanın hikayesi bir anlamda. Bu resme baka baka besteyi dinleyerek sindirmeye çalışsam da çok başarılı olduğumu söylemem mümkün değil. Yaylıların yükseldiği anlar ve bazı harmoniler canlılık katsa da araya giren sessizliklerle kesintiye uğrayan ve ana teması zayıf bir beste olarak banyansıdı. 1 nolu senfoni bestecinin zamanında pek sevilmeyip unutulsa da hepi topu mevcut 3 senfonisi arasında tekrar keşfedilerek, tekrar inşa edilerek bugünlerde öne çıkarılmış. Örnek aldığı Çaykovski'nin gösterişli patlama anlarına benzerlikler kendi yorumu ile yer almakta. Sakin anlara tezat endişeli veya kızgınlığa uzanan değişken ruh halleri ve değişken temaların kararsızlığı dikkat çekiyor. Yanılmıyorsam 2. harekette sinematik infial teması biraz daha sağlam bir zemin sunuyor dinleyiciye. Bu haliyle bile romantizmin durağanlığı test edilmiş diyebiliriz. Hatta sonlara doğru süvari trombonlara yada neşeli perküsyonlara karşı gergin yaylılar ve kapanışın zarif bir agresyon ile tamamlanması senfoninin ilginç anlarını teşkil ediyor. Evet bu senfoni biraz değişik.

6,75-/10

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder