9 Mayıs 2020 Cumartesi

Ufuk Bektaş Karakaya - Bitmeyen Sürgün

Hapishane'den tünel kazarak kaçarak örgütsel faaliyetlerini Avrupa'da taraftar statüsünde yürüten yazarın anılarını yansıtan ikinci çalışması bu aslında. Dolayısıyla politik hayatını daha çok sürgünde bulunduğu Almanya ekseninden anlatırken eleştirilerini de duygusal çözümlemeler ile desteklemeyi seçiyor. Kuru ve detaylı anlatımlardan ziyade yazımı daha çok insanlar ve sosyal mekanlar üzerine inşa ederek aşıyor. Yılların getirdiği kalem hakimiyeti de göze çarpmakta. Yine de her ne kadar ideallerine hala sahip biri olarak asıl amacı o olmasa da  illegalitenin insan psikolojisini tahrip eden yanı okuma sonrası akla kazanan bir gerçek. Tünel kazarak hapisten kaçan ve aranır duruma düşen birisinin bir kaç kez örgüt (TİKB) yöneticileri ile görüşebilmek için hapishane ziyareti yapmaya mecbur edilmesi akla mantığa sığabilecek bir şey değil. Sektolojik açıdan çok besleyici olduğu söylenemez.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder