16 Eylül 2024 Pazartesi

Saatleri Ayarlama Enstitüsü - Saatleri Ayarlama Enstitüsü (2015, EP)

 Screamo çok benlik bir tür değildir. Öyle acılı acılı hönkürüşler hıykırışlar ama sürekli, ama sürekli, yoruyor yafu. Çok dinledim de diyemem. Bizim ülkede de böyle böyle bu işlere bulaşanlar olmuş. Artık bizim yörenin insanları olmasından mı kaynaklıdır bilmem, aşırı melodik strüktür beni etkiledi. Sadece 5 parçadan da oluşuyor. Kısa, net ve vurup geçiyor. Bu kadar güçlü bir potansiyelin devamının gelmemesi üzücü. İsimlerinin ingilizce tercüme olmaması kadar. Böylesi çok direkt olmuş çünkim.

7,0/10

13 Eylül 2024 Cuma

Death - Symbolic (1995)

 En iyi teknik death metal grubu diye kabul gören öncü isim Death'in baş yapıtı denebilir bu albüm için. Ben biraz daha sulandırılmış ki benim için brütal ve teknik death biraz zorlayıcı olabiliyor, son kaydını pek bir sevmiştim. İşin aslı grup belli bir kalitenin altına da düşmüyor albümlerinde. Bu kaydın da imza parçaları Crystal Mountain ve Symbol. Her ne kadar gruba baterist dayanmasa da bateri kayıtlarını ve beste içi uyumunu ayrı bir seviyorum.


8,0/10


9 Eylül 2024 Pazartesi

Sodom - Better Off Dead (1990) - Therion İstanbul Konseri

 

Takvimler 1990'ı gösterdiği an thrash metal gruplarına bir şeyler oluyor. Old skuul tarzlarını sorgulayıp bir arayışlar sorayışlar sormayın gitsin. Sodom da gruuvi ve heavy metal ile thrashi kombine ediyor bu senede. Geçmişlerine göre belki de en kolay dinlenirlik, en peleseng nakaratlar sunuyor kayıt. Gaz gaz hep gaz tavırlarından bir şey kaybetmiyorlar. Eh, zaten hiç bir zaman komplike bir grup da olmadılar, burada daha da düzler. Ancak ben eğlendim itiraf etmek gerekirse karanlık sorgu odalarında. Thrash söz konusu olunca taviz vermem diyenlerdenseniz pek seveceğiniz bir albüm değil doğruyu söylemek gerekirse. Uzak durunuz o vakkıt.

Yıllar yıllar sonra metalcilerin akın akın konsere geldiği bu sene ben de kabuğumdan çıkarak şansımı Therion ile denedim. Mekan mekan olarak iyi de hala ses, akustik bence cıkk. Çokca şikayet ettiğim konsere odaklanamama sorunu çözülmüş, insanlar müzik için oraya toplanmış belli. Ama yaş ortalaması da bayağı bir vardı. Ben de artık aşağıya çekemiyorum ortalamayı. Çok da şey beklemeyin. Konserin süresi de uzundu. Ondan kelli bel ağrısına duramadığım anlar oldu. Grup çok enerjik, motive idiler,  eğlendirmek için ellerinden geleni yaptılar. Eski klasiklerle çoştuk ama  bazı bazı şarkıları hiç de tutamadım. Bu vesileyle grubun son işlerinden pek uzak kaldığımı da kabul etmiş oluyorum. Epik senfonik konser projeleri moda ya Therion'a da öyle bir şeyler lazım.

8,0-/10

7 Eylül 2024 Cumartesi

Naim Kandemir - Ömrümüzü Hayat Yaptığımız Yıllar / Hayati Yıldız - Dİyarbakır'da Devrimci Mücadele 1976-86 (Urfa,Mardin,Diyarbakır,Bitlis,Siirt,Van,Ağrı)

 

Liseli yıllarında Karadeniz Dev-Genç ile tanışan Samsunlu genç Naim Kandemir esprili bir lisan ile iyi kötü anılarını bu eserde kaleme almış. Aslında bu tür kitaplar hayatını kaybeden arkadaşlarını anmanın bir yolu da aynı zamanda. Ankara'da üniversitede Kurtuluş saflarında kendilerine feodaller diye şaka yollu taktıkları arkadaş çevresiyle yaşadıklarını mizah çerçevesinde yansıtıyor. Doğrusunu söylemek gerekirse bu mizah tarafı bende pek yer etmedi. Yine de bütün zorluklara, bu gözle bakmanın evrensel bir tedavi edici kıymeti vardır. Ailesi, arkadaşları ve tarihi belgelerin resimleri ile bu çok da hacimli olmayan kitabın sayfaları çeşitlendirilmiş durumda.


Aynı yayınevinden çıkan diğer bir kitap ise farklı bir siyaseti ve farklı bir bölgeyi ele alıyor. Derlenen yazılar daha sistematik, hem Dev-Yol'un güneydoğu'daki Kürt illerindeki varlığını serimliyor hem de bu süreçte yer alan isimlerin ağzından hikayeler ile kişisel boyutta insani yöne de yer veriyor. Fakat tanıklıkların çokluğu ve arka arkaya sıralanması olayların kronolojisini de bozduğu için kafa karışıklığına sebep veriyor. Hayati Yıldız bu isimlerden biri olsa da aslında derlemeyi yapan da kişi. Üstte belirttiğim gibi hayatını kaybedenler için de ayrı bir bölüm açılmış durumda. Anlıyoruz ki DY, Malatya, Elazığ, Dersim gibi sınır şehirlere istinaden bölgede bazı gençlerle sağladıkları istisna kabul edilebilecek irtibatlandırmalar hariç dışarlıklı kalmış. Daha çok üniversite öğrencileri ve öğretmenler ile seksiyon kurma çabasına girişildiği anlaşılıyor. Ortalama yüz bin tiraja ulaşan dergi bölgede belki bin tiraja ulaşamamış. DDKD'lilerle çatışma süreci, genel merkez ile yaşanan diyalog ve tartışmalar, bir itirafçının polis ifadesi gibi detaylar eserin ilgi çekici tarafları. Bundan dolayı da kitap, nıların derlemesini aşan belge niteliğinde bir esere dönüşüyor.

5 Eylül 2024 Perşembe

DJ /rupture - Uproot (2008)

 

Kayıt olarak DJ mix nereye düşer usta, bilmiyorum , bir albümden bir derlemeden farkını da. Keyif verdiği sürece sorun yok ve gerçekten de sorun yok, keyifli bir kayıt. Sanatçının son dönemlerde yeni işlere imza atmadığı görülüyor. Aslında kayda baktığımızda parçaların tümü diğer elektronik müzisyenlerine ait. Fikir yürütüyorum, bu DJ arkadaş bunları yeniden mikslemiş, değiştirmiş, kendine uydurmuş olsa gerek. Bu isim altında türü konusunda gereksiz bir tartışma yapıldığını da görüyorum. Bence gayet dubstep, dubı da dubu da iyi. Hatta İngiliz kökenli sandım ki öyle de değilmiş. Ancak yaptığı müziğin etnik kökenli evrenselliğe eriştiğini söylemek mümkün. Jamaika'dan İngiltere üzerinden Fas'a uzanan bir çizgi bu. Bana da beğenmek düşer usta.

8,0/10

3 Eylül 2024 Salı

Sadık Hidayet - Aylak Köpek

 

Yansıtıldığının aksine depresif değil lakin hayatın anlamını sorgulayan 7 öyküden müteşekkil hoş bir okuntu. Arkadaşının ölümüne tanık Mecit'in arkadaşının oğluna rastlamasıyla gelişen talihsiz olayı anlatan Çıkmaz en sevdiğim hikaye oldu. Biraz da giriş gelişme sonuç gibi klasik doğrultuyu tam tamına takip etmesinin katkısı var. Deneme kabilinden hikayelerle kendi içinde boğulan olaysız modern öykücülüğün tersine bir okuma her zaman mest eder. Bir de yazılan onca sene sonra bile eserin bu kadar sağlam bir şekilde ayakta duruyor olması da yazarın kaleminin gücünü betimliyor.

2 Eylül 2024 Pazartesi

Ancient - Back to the Land of the Dead (2016)

 

Kötü kapaklı ve banal isimli albüm grubun son kaydı ve bize bir aksilik olmaz ise konser vermeye geliyorlar. Kaydın ismi bir gerçekliğe de işaret ediyor, en azından kısmen. Dinlediğimiz ve grubu namlandıran ilk dönem primitif ve çürük dal budak kokulu illeş black çizgisine tam bir dönüş değil ancak. elbette Cradle benzeri cırtlak gotik etkili teyatral black metal çizgisinden de biraz taviz vermişler. Ortada melodik ve hep vokalli tarzıyla en azından ortodoks elit kesimi memnun etmiş görünüyor. Şöyle bir şey var ki cradle taklidi bir tavır da krinc olduğu için daha bi eğlenceli olacaktır. diye düşündüğümden Cainian'ı da dinleme listeme dahil ediyorum.

7,0-/10