1 Mart 2023 Çarşamba

György Ligeti - Kammerkonzert; Ramifications; Lux aeterna; Atmosphères (1988)

 Modern klasik müziğin kitleleri demeyelim de sonuçta illaki elitist bir tarafı var, dinleyeni diyelim sarsmak, şaşırtmak, uyandırmak, duyarlılığını artırmak hatta ve hatta tiksindirmek gibi genel olarak alışagelmedik mecralara sürüklemeye yönelik bir derdi var. Benim de cevabım şöyle oluyor. Yeterince sarsılmadık mı? Doğduğum 80 yılından beri darbeyle başlayan süreç sonrasında benim yada neslimin başına daha ne gelecek. Meteor düşsün, uzaylılar gelsin perdeyi kapayalım artık. Bir o kaldı. Ben de artık cahil olmak, moron olmak istiyorum. Mutlu ve aptal müzikler dinlemek huzur bulmak istiyorum. Ezelden beri ama en çok bu aralar modern klasik müziğin gerilimlerine katlanamıyorum. Lakin hakkını vermek lazım, Macar bestecinin kayda alınan bu besteleri hiç de dinlenemez değil. Bir kere gürültülü ve ciyaklayan uyumsuz akorlar içinde boğulmuyor. Çılgınlar gibi notalar havada uçuşmuyor. Ağırbaşlı bir duruşu var. Müziği takip edebilmeniz gayet mümkün. Ben dinlerken aklıma Maymunlar Gezegeni filmi geldi, 70'lerdeki versiyonu. Maymunlar gezegeninde mahsur kalan ve maymunların esaretinden kaçan astronotlar  yıkılmış harap Özgürlük Heykeline rastlayınca anlıyorlar ki aslında dünyanın geleceğine düşmüşler. Huzursuzluk, hayal kırıklığı, bitiklik. Hayır, ne münasebet, memleketimizin mevcut halinden bahsetmiyorum. Hala konumuz Ligeti ve onun bestelerini içeren ve genelde modern zamanların bestecilerinin eserlerine yoğunlaşan Alman SWR Sinfonieorchester tarafından kaydedilmiş bu albümü. Bu sinema esintisi gerçekten de bir rastlantı değil zira eserleri Kubrick başta olmak üzere bazı yönetmenlerce filmlerinde tercih edilmiş. Besteci kendi icat ettiği farklı avangart yöntemleri deniyor. Örneğin Ramification duraksız bir yaylı çalışması olarak hem gerilimi hem merak duygusunu canlandırabilen sinematik anlamda temsilen iyi bir örnek. Aynı zamanda 2001 Space Odyssey filmini bilenler için polifonik harmonilerin birbiri sıra sıralanıp birbirinin içine girerek soyut ve ruhani bir atmosfer yarattığı Lux Aeterna da yabancı gelmeyecektir. Hayaletlerin shoegaze performansı gibi bir şey. Sonuç olarak çok da alışamadığım türü içinde merakımı celbedebilen sıkı bir çalışma. Requiem gibi diğer bazı bestelerini merak etmedim de değil hani.

7,50/10

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder