19 Ağustos 2018 Pazar

Trip #3 #4 #5 Nepal #9 Düşünbil #69 Aktüel Arkeoloji #64


 Bugünlerde takip ettiğim yegane dergi Trip değişik değişik sayılarıyla eylüle hazırlanadursun, 3,4 ve 5 nolu sayılarına bakalım. Ya da vazgeçtim, tek tek bakmaktan erindim. Güzel olan şey şu ki, yeni yazarlarla kadro genişliyor. Popüler isimlerden Nilüfer Açıkalın, Mesut Yar'ın yanısıra Renan Çelik, radyocu Metehan Mert Çakır, tiyatrocu Kemal Başar ve Süreyya İzgi gibi isimler karşımıza çıkıyor. Son vakitlerde zor günler geçiren Füsun Demirel'e şans verilmesi de takdire şayan bir hareket olmuş. Üçüncü sayının kapağı V for Vendetta ile isyan günlerini selamlamakta. Sonra da sırasıyla Aziz Nesin ve Johnny Depp süslemekte. Bilim, uzay, tarih, müzik, edebiyat, sinema , çizgi roman, dizi gibi konular ardı ardına sıralanmakta. Belki de konuların genişliği Afro Zeybekler gibi efsanevi makalelerin sıklığını engelliyor. Bu yazıyı yazan Ali Özçelik gayretiyle, çabasıyla, araştırmacılığıyla takdirleri hak ediyor. Benzer derinlikte yazıların çoğalması dileğiyle diyelim. Tadı damağımda. Hazır iyi niyetli eleştirilere başlamışken tekrar boyut ve koku diyeceğim, bu bir, serzenişli yazıları artık arkada bırakıp tiyatro, sinema, kitap, müzik alanlarında spesifik ürünler üzerine eleştiri yazılarına sıra gelmedi mi diyorum ki son sayıda Irmak Zileli'nin yazısını örnek gösterelim, bu iki, üç, artık İran müziğini okumak yorucu olmaya başlamadı mı? Biraz daha sert müzik ve yeraltı edebiyatı ve edebiyat eleştirisine eğilinse mi acaba? Dördüncü mevzu ise bilindik isimlere yer verdikçe yazım kalitesinin düşme ihtimalinin belirmesi, aman aman diyelim.

Nepal artık kendisini alıştırdı. Kadro oluşturmak açısından ki kapalı bir kutu olarak görünüyorlar iyi bir şey olsa da diğer yandan şaşırtmamaya heyecanlandırmamaya başladılar. Bu noktada teorik yazılara ve kitap eleştirisine başlamaları çok doğru bir hareket. Yalnız böyle küçük boyutlarda aradabir çıkan sayılarıyla nereye kadar gidecekler, merak konusu...

Düşünbil dergisini pek okumamaya karar vermiştim açıkçası. Diğer yandan haklarını vermek lazım kapakları çok güzel, al beni al beni diye insanı tahrik ediyor. Dosya konusu Lacan olunca da tatilde okuma gayesiyle ben de almış bulundum. İnsanlara, az tanışık olan genel kitleye felsefeyi sevdirmek için bir araç görevi üstlenebilir. Yalnız akademik bilgiye aç olan ve Zizek'in efsanevi kitabı Ahir Zamanlarda Yaşarken'i okumuş, YKY'nin Cogito'sunu bilen biri için, o kişi ben oluyorum sanırım anladınız, bu sayı biraz tırt kalıyor. Kimsenin hevesini kırmak istemem, bazı şeyler böyle böyle ilerleyecek. Sadece felsefe alanında ne kadar geride kaldığımızı hatırlattığı için üzüldüm.

Aktüel Arkeoloji ısrarla çıkmaya devam ediyor. Bu kadar süre ayakta kalabilmesine şaşırıyorum doğrusu. Kaliteli işler sözkonusu olunca... Tatilde bir kaç günde seller sular gibi sömürdüm bu sayıyı. Çok sevdiğim Anadolu eski halkları ve etnografyası olunca tabi es geçemezdim. Ama tarihçilerin es geçtiği Kaşkalar için bile sayfa ayırmaları, nasıl diyeyim, gözlerim doldu :) Ionya dosyası ise yazı diliyle dahi tartışmaları aralayan bir yazıydı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder