5 Kasım 2008 Çarşamba

Gargoyle - March Of The Heroes (2006)


Yerli ekstrem müziğe kulak vererek CD alışverişine , güzide Kadıköy yöremize yolculuğuma başlamadan önce karar verme procemi başlatmış bulunmaktayım.
İsmi hiçbir orjinallik taşımayan grubumuz bu yönüyle diğer Türk grupları ile çok da farklı olmayan bir paydaya sahip. Kendi coğrafyamızın ve geçmişimizin mitolojisinden hatta edebiyatımızdan dahi esinlenmeyen gruplarımız , bu örnekte Gargoyle, olarak Avrupa gotik mimarisinde eçiş bücüş heykelleri seçmiş, hiç olmazsa gotik müzik esinlenmeleri ile ortak bir nokta yakalayabilmişler. Daha kötüsü de olabilirdi , örneğin incilde geçen türlü türlü şeytan isimlerinden birini de alabilirlerdi. Eğer müzik olarak bu toprakları ve tarihini esin kaynağı olarak sahipleniliyorsa grup ismine de takılmam gayet doğal. İnternet üzerinde şarkı sözlerini bulamamakla birlikte İstanbul'un fethi konseptinin işlendiği oldukça aşikar.
Öncelikle düğün ya da taverna orgu kıvamında klavyenin ağırlıklı kullanımıyla eski günleri bana hatırlattığı için çok mesut ve bahtiyar oldum. İşte tam da bu sebepten dolayı pek çok insanın da nefretini çekeceğini düşünüyorum. Müzikle uyumlu vokal (bazı anlar duyguyu ifade etme açısından tekdüzeliği aşıvermesi farkediliyor) ile çok da yavaş olmayan tempo ve de tabi ki doğu ezgileri diğer olumlu noktalardan biri bence. Yalnız albümde sadece 7 parça olması ve parçaların üzerinde biraz daha çalışılabilirmiş hissi, albümü çıkartırlarken aceleye gelinmiş kanısına vardırıyor. Özellikle albümde Dawn At Bosphorus ile Rain öne çıkan parçalar.
Kesinlikle takip edilmesi gereken ve Kadıköy listesine eklediğim bir grup.
7,50/10

1 yorum:

  1. Merhaba :)
    Ben Gargoyle üyelerinden Cem. Albümümüz yayınlandığından beri internette hakkımızda yazılanları takip ediyorum ve bu güne kadar hiç yapıcılıktan uzak ve özensiz yazılmış yoruma rastlamadım. Bütün okuduğum yorumlar arasında albümü en iyi ifade edenlerden birisinin de burada yazılmış olan olduğunu düşünüyorum. Albümümüz üzerinde her ne kadar uzun süre çalışmış olsak bile çalışmanın son dönemlerinde özellikle benim sabırsızlığımdan kaynaklanan bir hızlanma ile olması gereken her detayı tamamlamadığımız bir gerçek. Klavye tonu üzerinde ilk çalıştığımız zaman kulağımıza çok hoş geliyordu zira aradan geçen 2 seneden sonra ben de ton seçimlerinin iyi olmadığı kanaatindeyim. Albüme ekleyebileceğimiz en az 5 şarkı daha varken 7 şarkıyla toparlamamızın sebebini de benim aceleciliğime ve heyecanıma bağlıyorum. Melih, Pelin ve firma sahibinin baskısına rağmen geri kalan besteler için şarkı sözü ve gitar bölümleri yazmayı reddettim. Çünkü kafa olarak albümü tamamlamıştım. Konsantrem dağılmıştı. Grup ismini seçerken akılda kalıcı olmasına ve söylenişinin brutal müzik yapan bir gruba uygun bir şekilde tok olmasına özen gösterdik ama kendi mitolojimizden bir karekterin ismini almak gerçektende çok orjinal bir fikir olurdu. Bu konuda arkadaşıma katılıyorum. Vokal kayıtlarını yaparken çok zorlandığımı ve belirli bölümlerde duygu katabilmek için kendimi hırpaladığımı söylemeliyim. Sanırım bunu başarmışım ki yorumu yazan arkadaşım bu konuya dikkat çekmiş. Çok mutlu oldum. Müziği doğru analiz edip eleştirileriyle çalışmalarımıza ışık tutan arkadaşıma saygılarımı sunuyorum. Gargoyle ile ilgili bize www.myspace.com/gargoyletheband adresinden ulaşabilirsiniz. :)

    YanıtlaSil