3 Mart 2025 Pazartesi

Peter V. Brett - İblis Döngüsü V: Nüve

 Serinin son kitabını sırf hikayeyi sonlandırma namına okumaya karar vermek, ayrı bir şey. Bunu gerçekleştirebilmek, apayrı. İnternette ve sahaflarda Türkçe baskısını bulmanın imkanı yok çünkü. İngilizce e-kitap şeklinde yavaş bir okuma neticesinde süprizbozan içererek, hikayeyi anlatayım ki, merak edenler çatlamasın. Özetle farkına vardığımız gibi güçlü bir eser değil, mantık diye bir şey yok, dünyanın neden nüvesinden sihir ürettiğini ve neden iblislerin orada mukim bir şekilde insanlarla ve onların haleti ruhiyesiyle beslendiğini hala da anlıyor olmayacağız. Cevap verme kaygısı da yok. Ayrıca genelde genç yetişkinlerin okuduğu bu türdeki eserlerde olduğu gibi burada da cinsel sapma ve şiddet dolu dilin  pek de bir amaca hizmet ettiğini söyleyemeyiz.

Hülasa ;

Ahmann biliyorsunuz Krasialı arapların şeyhi. İblislere karşı insanlığı birleştirmek için köleci sınıfçı fundemantalist ilkeleri yayıcı emperyalist politikalarla şehir devletlerine bölünmüş saf ortaçağ avrupası toplumunu işgale yeltenir. Diğer yandan da ateist dövmeli adam Arlen var. Kim kehanette bahsi geçen kurtarıcıdır. Düello yaparlarken Arlen rüzgar olur Ahmann'ı kaçırır. Herkesler ikisi de öldü sanar. Ahmann'ın vahşi oğlu liman kentini ele geçirir Abban desteğiyle. Ama başka kentlere yönelince büyük bir hezimete uğrar. Din adamı olan diğer kardeşi de darbe ile yönetimi geçirir. Ahmann'ın karısı Damajah da kızlardan oluşan birliğine dayansa da gelişmeleri önleyemez. Şehir devletleri ve çukurcumalı Leesha arasında da gerilimler ve yönetimsel kaygılar vessair. Ayrıca kurguya direkt hizmet etmeyen bir sürü şehir devletleri entrikaları sayfa sayfa böyle. Arlen aslında nüveye ve iblis kraliçeye yapacağı saldırıya ikna için Ahmann'ı kaçırmıştır. Karısı hamile Renna ki Leesha da Ahmann'dan çift cinsiyetli bir çocuğa hamile kalmıştır ve Ahmannın amcası (amca mı dayı mı bilmiyorum) ve kızı bir grup olur, sefere başlar. Yolda iblis prensini, kraliçeden sonraki en güçlü isim, sağ ele geçirirler. İblis bu amcanın zihnini yok edip kuklası gibi yöneterek iletişim kurabilme gücüne kavuşur. Anlaşılıyor ki kraliçenin yımırtlama vakti gelmiştir. Bir sürü pembe premses dünyaya yayılacaktır. Zaten hemen arkasından pek çok kente topyekün saldırı başlatırlar. Ve bir sürü insanla birlikte bir sürü iblis prens de ölür. Bir yandan da insanlar birbirleriyle savaşır, iyice güçten düşer. Neyse Ahmann ve Arlen daha da derinlere inmeden önce sevdiceklerine bir görünürler ve arkalarını organize ederler. İnsanlar azcık adam olur, bir araya gelir. Yerin altında bin türlü macera ile ilerledikçe ilk kurtarıcının ordularından arta kalan ve bin yıldır iyice vahsileşen Krasialıları bulurlar. Onların dikkatleri dağıtmasıyla doğum odasında kraliçeye ulaşır ve hakikaten de haklamayı başarırlar. Amca ile kızı artık gerek duyulmayan karakterlerdir. Amma bu harala gürele içinde iblislerin baş prensi kaçar. Yani yazar, usanmamıştır, cilt cilt devam yazacağım demektir. Neyse, yumurtalar çatlar ve nazende premsesler birden boy atar. Ekibimizin dayanak gücü kalmamıştır ki Arlen nüvenin sihiriyle kendini bütünleştirir ve yok olur. Bu kraliçecikciklerle beraber. Sonrasında ortadoğu barışı tesis edilir.

2 Mart 2025 Pazar

Antimatter - A Profusion of Thought (2022)

 Maalesef geçtiğimiz haftaki konserlerine gidebilmem için bir itki yaratamadı bu albüm. Havalar da soğuktu ve semt olarak Beşiktaş'ı da sevmem. Bence yeterince güçlü bahaneler bunlar. Anathema'nın ikinci dönemini devam ettirmesiyle gönüllerde taht kuran grubun bu son albümü (ohara 3 sene olmuş) de çok farklı bir soundda değil. Zorlarsak içinden Pearl Jam ve Depeche Mode çıkaracağımız kayıtta vokal vibrasyon bile bazen rahatsız etti. Prodüksiyon dahi bir itici geldi nedense. İnsaniyet iklimin bu kadar kutuplaştıcı ve acımasız olduğu günlerde içe dönük ve kendine acıyan zayıf şeylere yani melankoliye kişisel olarak pek tahammülüm kalmadı artık. Yaş ilerliyor, kalpler kuruyor.

6,75-/10

1 Mart 2025 Cumartesi

Caroline Polachek - Desire, I Want to Turn Into You (2023)

 Son yıllarda pop camiasında çokça ses getiren bir albüm bu. Synth pop deseler de tempo biraz  yavaş kalıyor. Melodiler de yavan. Orijinal mi diye sorulsa hafızanızın kapasitesi 30 sene kadarsa evet çok otantik. Sözlere bakmak lazım. Bakmayı sevmem, o yüzden bunu da eledik. Vokalin tınısı güzel ama çokca müdahale edilmiş. Lakin günümüzün normali bu olsa gerek. Mesele sanırım şu, kötü müzikal seçenekler arasında kaybolmuş yeni nesil sonunda bu yeni eserler arasında eli yüzü düzgün bir şeyler keşfetmiş.

6,50+/10