Serinin son cildinde ortak bir tema bulunmuyor, anılarını anlatan devrimcilerin çoğu yine hareketin yöneticilerine karşı tepkili. Özellikle polis karşısında iyi bir sınav veremeyen yöneticilerin tekrar başa geçmesi, sosyal demokrasi tezlerinin geliştirildiği seksenlerde dahi grup içi farklı görüşlere karşı olan tahammülsüzlük dile getirilen belli başlı eleştiriler. Nihayetinde hareket 80'lerdeki reorganizasyon sürecinde aslında kemikleşerek küçülüyor ve bağımsız solcu veya feminizm gibi odaklara kaynak teşkil ediyor. Sol içi çatışmalara katılmadığı için cezaya çarptırılma gibi bir anı, daha önceki ciltlerde işte şöyle karşıydık, böyle karşıyız gibi beyanların aksine pratikte her grubun bu tarz eylemlere giriştiğinin kanıtı oluyor. Şiddet şiddeti, silah ölümü getiriyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder